Anal Fissür Nedir?
Makat bölgesinde yani anal kanalda karşımıza çıkan diğer önemli bir hastalık çatlak yani Anal Fissür hastalığıdır. Bu hastalık anal kanal yani makatın iç yüzeyini döşeyen bir tabaka olan epitel tabakasında çeşitli nedenlerle meydana gelen çizikler veya yırtılmalar sonucunda ciddi ağrı ve kanama ile kendini gösteren durumdur.
Sıklıkla makat çatlağı (Anal Fissür) kabızlık çeken kişilerde karşımıza çıksa da zaman zaman aşırı ishalleri olan bireylerde, ülseratif kolit gibi kronik kalın bağırsak hastalığı olan bireylerde ya da bir takım anal bölgenin cilt hastalıklarında da karşımıza çıkabilmektedir.
Anal Fissür belirtileri Nelerdir?
Anal fissür olan bireylerdeki karşımıza çıkan en sık şikayetler; kanama ve büyük abdest sırasında meydana gelen ağrıdır. Hastalar bu ağrıyı genellikle bir cam kesmesi veya cam dışkılaması gibi ifade ederler. Bununla beraber kaşıntı, akıntı, kirlenme gibi yakınmalar da beraberinde görülebilir. Hastalarla konuşulduğunda karşımıza çıkan en önemli bir diğer yakınma ise kabızlık ve sert dışkılama şikayetleridir.
Anal Fissür Çeşitleri ve Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
Anal fissürleri kendi içerisinde iki ayrı bölümde incelemeliyiz;
Bunlar Akut yani yeni başlamış fissürler ve Kronik fissürdür. Akut fissürler başladıktan itibaren altı hafta içerisinde tanı konmuş, kronik fissürler ise altı haftadan daha uzun süren fissürleri ifade etmektedir.
Her ikisinde de tedavi yöntemleri farklıdır. Akut fissürlerde genellikle diyetin düzenlenmesi bol lifli gıda sıvı alımının artırılması ve tuvalet eğitimi ile birlikte tedavi ön plandayken, kronik anal fissürlerde cerrahi yöntemler ve ya ilaçlı tedaviler gündeme gelebilmektedir.
Kronik Anal Fissür Ameliyatı
Anal Fissürün tedavisinde temel amacımız çatlak sonrası anal kanalın iç yüzeyini döşeyen iç kas dediğimiz büyük abdest tutmamızı istemsiz olarak sağlayan kastaki spazmın çözülmesi amaçlanmaktadır. Bu kastaki spazm yani kasılmanın önlenmesi için bir takım ilaçlar ya da cerrahi yöntemler kullanılmaktadır.
Günümüzde kasın spazmını önlemek için gliseril trinitrat, kalsiyum kanal blokerleri, Botulinyum toksin enjeksiyonları yapılabilmektedir. Ancak kesin tedavi ve en etkili tedavi yöntemi cerrahi olarak internal sfinkter dediğimiz kasın bir miktarının kesilerek kasın kalıcı olarak gevşetilmesi yaranında iyileştirilmesinin kolaylaştırılması amaçlanmaktadır.
Anal fissür ameliyatı çok ağrılı bir ameliyat değildir. Fissür ameliyatı yaklaşık olarak 30 dakika sürer ve hastalar aynı gün evlerine geri dönebilir. Hastalar ameliyat sonraki dönemde beslenme ve tuvalet alışkanlıklarına mutlaka dikkat etmelidirler.
Kronik Fissür Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Anal fissür ameliyatı sonrası hastaların dikkat etmesi gereken en önemli konular kişinin kabız kalmaması ve tuvalette uzun süre kalmamalarıdır. Kabız kalan hastalarda gaita sertleşerek tuvalet esnasında ki sert çıkışı ameliyat bölgesinde ki mukozal dokuların travmasına neden olmaktadır. Buda kişinin makat bölgesi kanamalarına ve tuvalet sonrası sancıyı beraberinde getirir. Fissür ameliyatı sonrası bol sıvı tüketip, lifli gıdalarla beslenilmelidir ki buna dikkat eden hastalar kabız kalmayarak ameliyat sonrası rahat süreç geçirebilsinler.
Anal fissür (Makat çatlağı) ameliyatı sonrası hastaların dikkat etmesi gereken bir diğer konu ise tuvalette uzun süre kalmamalıdır. Telefon ve gazete gibi tuvalette uzun süre vakit geçirmeye neden olabilecek şeylerden uzak durulmalı, bu gibi materyellerle tuvalette oturmaktan kaçınılmalıdır.
Fissür (Makat Çatlağı) Ameliyatı Sonrası Beslenme
Anal fissür ameliyatı sonrası kişinin beslenme alışkanlıklarını düzeltmesi hem ameliyatın başarı oranını artıracak hem de hastalığın tekrarlanmaması için önemli bir rol oynayacaktır. Hastaların burada en dikkat etmesi gereken nokta ameliyat sonra bol su tüketmek ve lif oranı yüksek gıda ile beslenmesidir.
Hastalar makat çatlağı (Fissür) ameliyatından sonra ishal ve kabız kalmamaya dikkat etmeli buna neden olabilecek gıdalardan uzak durmalı ve buna göre beslenme alışkanlığı geliştirmelidir. Kahve, kola, sarımsak, soğan, acı biber, fast food ve alkollü içecekler ishale neden olabilir. Bu tarz gıdaların fissür ameliyatı sonrası bir süre tüketilmemesi gerekir. Günde en az iki litre su içmek alınan besinlerin parçalanmasına ve sindirim sisteminin iyi çalışmasına yardımcı olur.
Makat çatlağı (fissür) ameliyatı sonrası lifli beslenmenin sindirim sistemine en büyük avantajı; Dışkıyı yumuşatarak bağırsak içerisinde rahat hareket etmesi ve bu sayede tuvalet esnasında kolay bir şekilde dışarıya atılmasıdır. Fissür ameliyatı sonrası hastalar lifli beslenmeye devam ederse ameliyat sonrası süreçte tuvalet esnasında ağrı, kanama gibi problemler yaşamaz ve rahat bir süreç geçirirler.
Bir kişinin günde tüketmesi gereken lift miktara ortalama 25-30 gramdır. Düzenli olarak günde 25-30 gram lifli gıda tüketen kişilerde kalp ve damar rahatsızlıkları, diyabet hastalığı, sindirim sistemi hastalıkları, obezite, kabızlık gibi sağlık problemleri daha az görülür. Lifli besinler makat çatlağı (fissür) ameliyatından sonra insan sağlığı için çok faydalıdır.
Lif açısından zengin Sebzeler; Brokoli, yeşil fasulye, havuç, patates, brüksel lahanası, karnabahar ve domates, lahana, pancar, şalgam, ıspanak, taze fasulye, salatalık, kereviz, soğan, enginar
Lif açısından zengin meyveler; Elma, armut, muz, portakal, çilek, mandalina, erik, şeftali, kiraz, kayısı, ahududu, nar, yeşil erik, incir, ayva, çilek
Lif açısından zengin baklagiller; Nohut, mercimek, fasulye, bezelye, bulgur, tam buğday ekmeği, kuru fasulye,
Önerilen Makale ==> https://atasehircerrahi.com/anal-fissur-makat-catlagi-tedavisi-nasil-yapilir/